Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şu çağın en büyük derdi insan. Dostu, sevgilisi, iş arkadaşı, akrabası... Seçebildiklerimiz de seçemediklerimiz de dert olabiliyor. Her şey yolunda gitse, insanlar zaman zaman can sıkıyor. Sonra da hiçbir şey olmamış gibi soruyorlar, neyin var? Paul Auster cevaplıyor: "Benim bir şeyim yok. Doğru insana rastlamadım, hepsi bu." Yeni bir
Haldun Taner bir kitabında soruyor: "Saadet bu ömrün neresinde?" sonra bir başka kitabında yanıtlıyor sorusunu: "İnsan önemli dostlarım. Her şeyden önce insan." Evvela temiz bir vicdanımız olacak sevgili okur. Temiz, kullanılmamış, vicdanlı insanlarla bir aile, temiz vicdanlı bir ülke, temiz vicdanlı bir dünya... Saadet bu
Reklam
Bazen bir cümle, bir dize umut oluyor insana. Duymak istiyor, sebebi her ne ise, bizi ilgilendirmiyor. Sadece duymak. Nedim Gürsel, "Açıkta demirlemiş birkaç gemi, alabildiğine mavilik. Alabildiğine sevinç ve mutluluk, acı hayatlarımıza, ayrılığımıza inat..." der. Alabildiğine mavilik alabildiğine güzellik sevgili okur. Her şeye rağmen!
104 syf.
10/10 puan verdi
İyi olmak o kadar da zor değil, başlangıç noktasında hepimiz iyiydik
Hiç düşündünüz mü size anlamsız gelen bazı günler geçmişinizde, çocukluğunuzda size ne anlam ifade ediyordu? Örneğin yeni bir yıla girmek ya da doğum gününüz. O günler yaklaşırken nasıl da heyecanlanır o günü zihnimizde nasıl da kurgulardık. Ortağı Bob'un ölümüyle şirketlerinin tek sahibi konumuna gelen Ebenezer Scrooge huysuz, cimri empati yoksunu bir adamdır. Herkes için yardımlaşma zamanı olan Noel zamanı, Scrooge'a bir anlam ifade etmediği gibi ihtiyac sahiplerine acıma duygusunu bile kaybetmiştir. Zengin olmasına rağmen kimseye yardım etmek gibi bir niyeti yoktur. Hayattaki tek yeğeninin Noel yemeğini birlikte yeme teklifini de oldukça sert bir şekilde red edip yalnız yaşadığı evine giden Scrooge yaşadığı bazı psişik olaylar neticesinde kendini, çocukluğunu, gençliğini ve geleceğini izlerken, insanların onu hakkındaki gerçek düşüncelerini dinlerken bulur.Bu olay onun hayatında dönüm noktası olur. Yıllar önce içinde bir yerlere gömdüğü iyi insan olma halini yeniden ortaya çıkarır. Kısa,akıcı bir anlatım ile kolaylıkla okuyabilen ve insana kendi geçmişini düşündüren ve geleceğini en çok da etrafındaki insanların hakkındaki fikirlerini merak ettiren bir hikaye. Okumak isteyenlere keyifli okumalar efendim ;)
Bir Noel Şarkısı
Bir Noel ŞarkısıCharles Dickens · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20217,3bin okunma
517 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Martin EDEN sadece bir kahraman değildir!
Okuyalı yıllar olmuş olsa da hakkında inceleme yazmaktan keyif alacağım bir eser. İnceleme tartışmaları yaparken savunduğum nokta; bu kitabın ana fikrinin azmin başarısı olmadığıdır. Değerli Jack London`un kısmen de olsa otobiyografisiyle oluşturduğu bu kitabın ana fikri; yanlış amaçlarla doğru bir karar vermenin yanıltıcılığı ve benzer sebeplerle
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,3bin okunma
İKİ ALINTI BİRDEN
"mantıkçı akıl.... bilinç içeriklerinin yeniden üretimi sırasında bir sınıfın ideolojik baskısıyla oluşur.... mantıkçı bir aklın insanlığı ulaştırdığı "zaferler" yaklaşan bir barbarlığın çizgilerini taşımaktadır." M.Yılmaz Öner Kapitalizmin insanı, tekniğin elinde esir olmuş sibernetik insandır, yani makineleşmiş insandır. Kendi aklını ve ruhunu makinelerin, bilgisayarların güdümüne teslim etmiştir. Yaşamla ilgisini kesmiş, insana ait yeteneklerin hepsini nesnelere dönüştürmüştür. Sibernetik insan, insan ile insan arasına makineyi sokmuştur.
Sayfa 59 - Etki yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Marquis de Sade ve Marquise de Brinvilliers gibilerini anımsatan bir zevk duyan bazı centilmenler vardı. Bana kalırsa bu duygu, sözü geçen centilmenlerin yüreklerini titreten, hem tatlı hem acı bir duygudur. Kaplanlar kadar kana susamış insanlar vardır. Böyleleri yaradılıştan aralarında hiçbir fark bulunmayan, hatta İsa’nın kanununa göre kardeşleri sayılanların vücutları, kanları, ruhları üzerinde şu ya da bu şekilde sınırsız bir egemenlik kurduklarında, eziyet etmekten bir an geri kalmazlar. Zulüm bir alışkanlıktır; insanda bu alışkanlığın kökleşmesi, sonunda hastalığa dönüşmesi mümkündür. Sarsılmaz inancıma göre, en iyi bir insan bile alışkanlıkla, sanki bir hayvanmış gibi kabalaşıp o derece aptallaşabilir. Kanla, kudretle mest olur; hoyratlığı, ahlaksızlığı, içindeki kötülüğü büsbütün geliştirir; aklı, duyguları kesinlikle doğal olmayan hareketleri yadırgamaz ve sonunda bundan zevk almaya başlar. Bir zalimde hem insanlık, hem de vatandaşlık tamamıyla yok olmuştur; yeniden onurlu bir insan olması, pişmanlık duyup eski hayatına dönmesi hemen hemen imkânsızdır artık. İşin asıl kötü yanı, böyle bir başına buyrukluk kolayca topluluğa sirayet edebilir; kudret, son derece ayartıcı bir şeydir. Toplum da böyle bir etkiye kayıtsız kalırsa, bu alışkanlığın toplulukta kökleşmesi işten bile değildir. Kısacası, bir insana kendi benzerine fiziksel ceza verme hakkının tanınması topluluğun yaralarından biridir; bu yara bir yandan o topluluktaki özü ve vatandaşlık duygusunu kemirirken, öte yandan önüne geçilmez bir düzensizliğe de yol açar.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Darvincilik başlıklı makale
24 Kasım 1859'da, Türlerin Kökeni'ni yayınlayan Darwin, bilimsel evrim teorisinin temelini atarken, canlı varlık popülasyonlarında üreme sırasında gerçekleşen küçük değişiklikleri ve bu varyasyonların doğal seçiliminin özellikle çevreye ve nüfus fazlasına bağlı olduğunu ifade eden varyasyon/seçilim kavramsal çifti sayesinde biyolojide
Sayfa 188 - Yordam KitapKitabı okudu
“Raskolnikov yeniden yürümeye başladı. ‘Acaba nerede okumuştum.’ diye düşünüyordu bir yandan da, ‘İdam mahkûmunun biri ölümünden bir saat önce, yüksek bir dağın tepesinde, ancak iki ayağının sığabileceği kadar daracık bir yerde yaşaması gerekse, çevresindeyse uçurumlar, okyanuslar, sonsuz karanlıklar, fırtınalar ve sonsuz bir yalnızlık olsa, yine de o bir avuç yerde ömrü boyunca, binlerce yıl, sonsuza dek yaşamanın, o anda ölmeye yeğleneceğini söylemiş. Yeter ki yaşasın! Yalnızca yaşasın! Aman Tanrım, bu nasıl gerçek böyle! Bu nasıl gerçek! İnsan ne alçak yaratıkmış!’ Raskolnikov bir dakika kadar durup düşündü, sonra ‘Bunun için insana alçak diyen de alçaktır!’ diye ekledi.”
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.